1986 yılında İnsan Hakları Derneğinin (İHD) kuruluşundan bugüne gelen süreçte, Türkiye’de insan hakları mücadelesinin geçirdiği değişim ve dönüşümleri ortaya koymaya çalışacak olan bu araştırmanın iki temel amacı var: İlki, Türkiye’de insan haklarını savunma pratiğinin başlangıçtaki niteliği ne türden değişimlere uğramıştır sorusuna yanıt aramak. İkinci amaç ise bu değişimlere etkide bulunan temel etmenleri ortaya koymak. Bu araştırma, Türkiye’de insan hakları aktivizmine yön veren mücadele hatları ve bu hatların zaman içindeki farklılaşmasını kendisinden hareketle gösterebileceğimiz savunuculuk faaliyetinin dayandığı temeller üzerinden süreç içindeki değişimi ayırt etmeye yönelecek. Türkiye’de insan hakları savunuculuk pratiğindeki değişimlerin, bu değişime etkide bulunan etmenlerin kendilerinin de geçirdiği dönüşümlerin, 1990’lar, 2000’ler ve 2010’dan sonrası şeklinde farklılaşmanın tespit edilebileceği üç dönem içinde analiz edileceği bu araştırma, hem savunuculuğun dayandığı zeminlerin hem değişimlerin bilgisini doğrudan Türkiye’de insan hakları hareketinin kurucu aktörleri ve insan hakları savunucularının kendi deneyimlerini aktardıkları anlatılardan edineceğinden, araştırma, deneyimin gösterdiği değişim hatlarına dayanacak ve yine deneyim içinde değişim örüntülerini yakalamaya çalışacaktır.
Çalışmanın ilk bölümünde, deneyimin açığa vurduğu değişim örüntüleri İHD’nin 30 yılının dönemsel farklılaşmaları ve bu farklılaşmalara etkide bulunan etmenler bir tarihsel okumayla ortaya konulmaya çalışılacak.
Türkiye’de insan hakları savunuculuk pratiğinin değişimine etkide bulunan etmenlerden en önemlisi olan uluslararası insan hakları hukuk ve kurumlarının, savunuculuk ve koruyuculuk mekanizmalarının yapısının, özel olarak İHD’yle, genel olarak da Türkiye insan hakları hareketiyle ilişkisi bakımından ele alınacağı 2. Bölüm, hem yereldeki ilgi ve ihtiyaçlardan hareketle hem de uluslararası kurumların kendi ilgilerinden hareketle bu ilişkinin nasıl kurulduğunu ortaya koymayı amaçlıyor.
3. Bölüm, ‘yerelleşme’ kavramı zemininde evrensel insan hakları değer ve normlarının ve bu değerlerin hayata geçirilme pratiğinin savunucularca öğrenilmesi, içkinleştirilmesi ve yerel koruma ve savunma mekanizmalarına yerleştirilmesi sürecini dönemsel farklılaşmaları içinde ortaya koymaya çalışacak.
Çalışmanın 4. Bölümü, insan hakları mücadelesinin neredeyse sine qua non (olmazsa olmaz) koşulu olan ‘dayanışma’nın, Türkiye insan hakları mücadelesi içinde nasıl sağlandığını, dayanışma örüntülerinin nitelikleri ve geçirdikleri dönüşümlerini, karşılaştığı zorluklarla beraber ortaya koymayı amaçlayacak.
Bu araştırmanın tüm bu değişim hatlarında göstermek istediği şey, bu büyük deneyimin bugün hem uluslararası ölçekte hem de yerel ölçekte insan hakları mücadelesinin yaşadığı sıkışıklığı aşmada içinde taşıdığı imkan ve dinamiklerin kendi tarihinde yakalanıp yakalanamayacağıdır.
Raporun tamamına erişmek için: İnsan_Haklari_Mucadelesinin_Degisim_Hatlari