Cezaevlerinde yaşanan işkence ve kötü muamele vakalarına bir yenisi daha eklendi.
3 Kasım 2008 günü Kırıklar 1 No.lu F Tipi cezaevinde bulunan tutuklular İleri KIZILALTUN ve Fehmi ÇAPAN, ring aracında ve daha sonra da cezaevinde askerler tarafından feci biçimde dövülmüşlerdir.
Olaydan bir gün sonra kendilerini ziyaret eden ÇHD İzmir Şubesine üye hukukçular, KIZILALTUN ve ÇAPAN’la görüşmüş ve kendilerine uygulanan muamelenin izlerini bir tutanak halinde tespit etmişlerdir.
KIZILALTUN ve ÇAPAN’ın anlatımlarına göre;
Hastaneye gitmek üzere bindirildikleri ring aracının içinde bir üsteğmenin yönlendirdiği 2 uzman çavuş ve 8-10 asker tarafından darp edilen mahpusların özellikle kafa bölgeleri hedeflenmiştir. Görüşmeyi yapan ÇHD üyesi avukatların da başın yüz ve üst kısımlarında tespit ettikleri çok sayıdaki darp izi, anlatımları doğrulamaktadır.
Ring aracında yere yatırılarak dövüldükten sonra, ayaklarından sürüklenerek, kafaları aracın demir merdivenlerine çarpacak şekilde araçtan indirilmişlerdir. Jandarma, KIZILALTUN ve ÇAPAN’ı ayaklarından sürüklemeye devam ederek arama noktasına getirmiş ve kamerası olmayan bu bölümde tekrar dövmüştür.
Daha sonra KIZILALTUN ve ÇAPAN jandarma tarafından ve yine sürüklenerek cezaevi girişinde bulunan x-ray cihazının önüne getirilerek oraya adeta atılmışlardır.
Bu muameleler sırasında tutukluların elleri kelepçelidir. Aldığı darbeler sonucunda ÇAPAN baygınlık geçirmiştir.
Tüm bu süreçte özellikle kafalarına aldıkları darbeler nedeniyle;
-
İleri KIZILALTUN’un yüzünün çeşitli yerlerinde morluklar, kafasında şişlikler oluştuğu,
-
Fehmi ÇAPAN’ın sol gözünün şiştiği, gözün hemen üstüne gelecek biçimde alın bölgesi ve kafasının üst tarafında bazı yerlerin açıldığı ve dikiş atılmış olduğu,
-
Olaydan bir gün sonra kendilerini ziyaret eden avukatlar tarafından da görülmüştür.
TEDAVİLERİ YAPILMIYOR…
Jandarmalar tarafından x-ray cihazının önünde bırakılan KIZILALTUN ve ÇAPAN karga tulumba revire çıkartılmışlar, durumları “acil”e sevkleri yapılacak denli ciddi olmasına karşın 3 saat boyunca ambulans beklemek zorunda bırakılmışlar, sonra da hastaneye sevk edilmişlerdir.
Gönderildikleri acil serviste ayrıntılı bir muayeneden geçirilmemiş, kafa filmleri çekilmemiş ve tedavileri yapılmadan cezaevine geri gönderilmişlerdir.
KIZILALTUN ve ÇAPAN, hastanede bulundukları sırada işkence görmüş oldukları halde tedavilerinin yapılmadığını çevredekilere anlatmaya çalışmışlardır. Ancak bu girişimleri önce ağızlarının koli bandıyla bantlanması, koli bandını söktüklerinde ise ağızlarına rulo halinde gazlı bez sokulmak suretiyle engellenmeye çalışılmıştır.
Cezaevlerinde hücrelerine konulan tutuklular hakkında henüz herhangi bir adli rapor düzenlenmemiştir.
KIZILALTUN VE ÇAPAN GÖRDÜKLERİ MUAMELEDEN DOLAYI ÖLMEDİKLERİ İÇİN ŞANSLI MI SAYILMALILAR?
Cezaevleri bugün halen kanayan bir yaradır. Daha fazla Engin ÇEBER vakası yaşanmadan, daha fazla mahpus KIZILALTUN ve ÇAPAN gibi dövülmeden kamuoyunu, yüzünü cezaevlerine dönmeye ve yetkilileri harekete geçirmek üzere tepki vermeye;
Yetkilileri de KIZILALTUN ve ÇAPAN’ın tedavilerinin derhal yapılması ve sorumlular hakkında işlem başlatılması için harekete geçmeye davet ediyoruz.
İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi |
Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi |