2016 yılında KHK ile kapatılmış olan Özgür Gündem eski eş genel yayın yönetmeni olan Hüseyin Aykol yapmış olduğu gazetecilik mesleği nedeniyle toplam 63 dosyadan yargılanmaktadır. Bu dosyalardan bazıları kesinleşmiş ve istinaf mahkemesinde onaylanmıştır. Kesinleşen dosyasından aldığı 3 yıl 9 ay ceza için 11 Temmuz 2019’da öğle saatlerinde evinden alınarak Sincan 2 Nolu F tipi Kapalı Cezaevine götürülmüştür.
17 Temmuz 2019 tarihinde 12. Duruşması görülen ve Özgür Gündem Gazetesinin Eş Genel Yayın Yönetmenleri Eren Keskin ve Hüseyin Aykol ile gazetenin yazı işleri müdürü Reyhan Çapan ve Hasan Başak için esas hakkında mütalaasını açıklayan savcı, Başak ve Aykol’un “suç işlemeye alenen tahrik”, “suçu ve suçluyu övmek”, “örgüt propagandası yapmak”; Reyhan Çapan’ın da “suç işlemeye alenen tahrik”, “suçu ve suçluyu övmek” ve “zincirleme şekilde örgüt propagandası yapmak” suçlarından cezalandırılmasını talep ederek haksız yere ceza talep etmiştir.
30 yıldan fazladır özgür basında çeşitli kademelerde ara vermeksizin çalışan Hüseyin Aykol tabiri caizse ömrünü bu mesleğe adamıştır. Gazetenin birçok kademesinde yönetici olarak da çalışmış, bunun yanı sıra 15 yıldan fazla bir süredir de hapishanelerdeki mahpusların da sesi olmaya çabalamıştır. Türkiye’nin her yerindeki hapishanelerden gelen mektuplar ile onların sesi ve sözü olmaya devam etmiştir.30 yıllık süre zarfında defalarca gazeteleri kapatılmış, çalışanları ve dağıtımcıları katledilmiş, gazete büroları bombalanmış ve onlarca çalışanı cezaevine girmiştir. Hüseyin Aykol böyle bir geleneğin içinden gelen ve gazetecilik faaliyetine cezaevine girdiği güne kadar da devam eden bir gazetecidir.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RFS) örgütünün her yıl yayımladıkları Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ne göre Türkiye 2018’de ve 2019 yılında 180 ülke arasında 157. Sırada yer almıştır. Yine aynı raporda, “Dünyada en fazla profesyonel gazetecinin hapiste olduğu ülke konumundaki Türkiye’nin sistematik olarak önleyici gözaltıya ve bazen müebbete varan uzun hapis cezalarına başvurduğu” da ifade edilmiştir.
Türkiye cezaevlerinde bugün itibari ile 137 gazeteci dört duvar arasında özgürlüklerinden mahrum edilmiş bir şekilde tutulmaktadırlar. Muhalif haber yapan gazeteler KHK ile kapatılmış, hala muhalif yayın yapan ajansların mahkeme kararlarıyla kapatılmasına devam edilmekte, matbaalara kayyum atanmakta, basın çalışanları ve gazeteciler gözaltına alınmakta ve hapis cezaları ile cezalandırılmaktadırlar. İktidarın baskı politikaları ile halkın haber alma hakkı gasp edilmekte; gazetecilerin haber alma ve haber yapma hakkı engellenmekte, tek seslilik dayatılmaktadır. İktidar tarafından yönlendirilen ve havuz medyası olarak adlandırılan medya organlarına bakıldığında tek sesliliğin nasıl kurumsallaştığı da çok rahat görülmektedir.
Oysa basın özgürlüğü Anayasa ile güvence altına alınmıştır ve güvence altın alınmasının en temel sebebi ise bu hakkın çok temel bir özgürlük olması ve herhangi bir iktidar değişikliği ile de değişmeyecek olmasıdır. Basın özgürlüğü demokratik bir ülkede olmazsa olmazdır. Ne yazık ki bu hak gazetecilere ceza olarak dönmektedir.
Hüseyin Aykol ve cezaevlerindeki tüm gazeteciler serbest bırakılmalı, gazetecilik faaliyetlerinin cezalandırılmasından vazgeçilmeli, yargılamalar ve gazeteciler üzerindeki baskılar derhal sonlandırılmalıdır. Gazetecilik yargılanamaz, halkın haber alma ve haber yapma hakkı engellenemez.
İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi
Katılımcı Kurumlar
İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS)
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD)
Şair Ahmet Telli,
Ankara Tabip Odası
Yazar İsmail Beşikçi,
Gazeteci Gökçer Tahincioğlu,
Gazeteci Ahmet Abakay
Gazeteci İrfan Aktan mesajı ile
Akademisyen Necla Kurul, Sevilay Çelenk,
HDP milletvekilleri Şevin Coşkun, Züleyha Gülüm
78’liler Girişimi,
Devrimci 78’liler Derneği
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK),
Demokratik Alevi Derneği,
Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi,
Pir Sultan Abdal Dernekleri Federasyonu
Mülkiyeliler Birliği
Alınteri
HDP Ankara İl Örgütü
HDP Çankaya İlçe Örgütü