İnsan Hakları Savunucusu, Yayıncı ve Yazar Ragıp Zarakolu, Akademisyen Büşra Ersanlı ve Siyasetçi Mustafa Avcı Serbest Bırakılmalı, Hükümetin Yargı Baskısı Son Bulmalıdır!

İHD Onur Kurulu Üyesi ve Türkiye Yayıncılar Birliği Yayımlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Yazar Ragıp Zarakolu, Akademisyen Büşra Ersanlı ve BDP MYK üyesi Mustafa Avcı üç gündür gözaltında ve bugün adliyeye çıkarılmaları beklenmektedir. İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı talimatıyla gözaltına alınanların, benzer olaylardaki diğer kişiler gibi, KCK üyesi suçlamasıyla karşılaşması muhtemel gibi gözüküyor. Muhtemel diyoruz, çünkü dosyada gizlilik kararı var. Aslında her şeyin her gün hükümetin kontrolündeki basın yayın organlarına servis edilerek, Kürtlere, BDP’ye ve toplumsal muhalefet örgütlerine karşı psikolojik bir harekât yürütüldüğü ortamda bir tek şüpheliler(!) ne olup bittiğini bilmiyor!

2009 yılında başlatılan ve 12 Haziran 2011 Genel Seçimlerinden sonra devam ettirilen, Kürt siyasal hareketini ve bu hareketle dayanışma içerisinde olan toplumsal muhalefeti hedef alan KCK operasyonları, Kürtleri ötekileştirmiş; Kürtlerle Türkleri duygusal olarak birbirinden kopma noktasına getirmiştir. KCK torbasından nasibini almayan kalmamıştır. Öyle ki Van Depremi’ne rağmen milliyetçi ve ayrımcı söylemin ve uygulamaların önüne geçilememiştir.

Hükümetin yargı yolu ile baskı politikası dur durak bilmiyor. Toplumsal muhalefet üzerinde bu kadar ağır bir baskı politikası izlenmesi ve bu politikanın bir bütün olarak devlet organları tarafından desteklenmesi bunun bir MGK kararıyla uygulandığını göstermektedir. Şimdi soruyoruz. Yürürlükteki Anayasa ile mi yönetiliyoruz, yoksa MGK’da kabul ettiğiniz Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ile mi? Hükümetin bu sorumuza cevap vermesi gerekir.

Gözaltına alınma sırası Ragıp Zarakolu’na ve Anayasa Profesörü Büşra Ersanlı’ya geldiğine göre, MGSB tam gaz uygulamaya konmuş demektir. Anlaşılan o ki, yeni iç düşman Kürt siyasal hareketi ve toplumsal muhalefet örgütleri ile bu hükümeti eleştiren herkestir. Bu mekanizma özel yetkili ve görevli ağır ceza mahkemeleri eliyle yürütülmektedir. DGM’lerin devamı olan bu mahkemeler kapatılmadığı sürece yurttaşların hukuk güvenliğinden bahsedilemez.

Hükümetin baskı politikası, ifade ve örgütlenme özgürlüğü mücadelemizi engelleyemeyecektir. Bu mücadeleyi kararlı bir biçimde yürüten Ragıp Zarakolu, Büşra Ersanlı, Mustafa Avcı ve diğer hak savunucuları derhal serbest bırakılmalıdır.

 

İnsan Hakları Derneği Merkez Yönetim Kurulu

 

Bir cevap yazın