Diyarbakır Halkına Ve Barışa Yönelik Saldırıları Kınıyoruz

5 Haziran 2015 günü HDP Diyarbakır mitingine yönelik iki ayrı bombalı saldırı gerçekleştirilmesi ve bu saldırılarda 4 kişinin yaşamını yitirip yüzlerce kişinin yaralanması, 9 Haziran günü Diyarbakır İhya der Başkanına suikast düzenlenmesi ve hemen ardından HDP taraftarı olduğu bilinen kişilerin evlerinin basılarak infaz edilmesi ile ilgili saldırıları kınıyor, ölenlerin ailelerine başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Türkiye’deki insan hakları örgütleri olarak Diyarbakır halkı ile dayanışma duygularımızı paylaşmak ve gerçekleştirilen ağır insan hakları ihlallerini açığa çıkarmak için Diyarbakır’da olduğumuzu belirtmek istiyoruz.

Seçim döneminde durdurulmuş olan Kürt sorununun çözüm sürecinin ne kadar kırılgan olduğu bu tip provakatif saldırılar ile bir kez daha ortaya çıkmıştır. Siyasal tarafların söylem ve eylemlerine rağmen, barış ve çözüm sürecinin Türkiye halklarına mal olduğu seçim sonuçları ile ortaya çıkmıştır. Halka rağmen çözüm sürecinin durdurulması mümkün değildir. Bu nedenlerle taraflar arasında diyalogun tekrar başlatılmasını ve 28 Şubat 2015 tarihli Dolmabahçe Deklerasyonuna uygun olarak tarafların barış ve çözüm sürecini kaldığı yerden sürdürmesinin gerekli olduğunu belirtmek istiyoruz.

7 Haziran 2015 seçimleri nedeni ile durmuş olan sürecin çeşitli provakatif saldırılarla kesintiye uğratılmasına asla fırsat tanınmamalıdır. Gerek Diyarbakır’da gerekse de tüm Türkiye’de seçim dönemi ve seçimden sonra gerçekleştirilen tüm saldırıların etkili bir şekilde soruşturularak faillerin açığa çıkarılmasını ve yargı önünde hesap vermesini istiyoruz.

Siyasal iktidarın sürekli olarak kamu düzenini sağlamak amacı ile yasalaştırdığını söylediği iç güvenlik paketindeki yetkilere rağmen seçim süreci boyunca siyasal partilere yönelik olarak 196 saldırının gerçekleşmiş olması Türkiye’de halkın güvenliğinin sağlanması bakımından ciddi zaaflar olduğunu ve hükümetin bu konuda gerekli tedbirleri almadığını göstermektedir. O halde tüm bu saldırıların açığa çıkarılması bakımından yeni oluşan TBMM’nin daha etkili tedbirler alması gerektiğini vurgulamak istiyoruz.

Gerçekleştirilen saldırılar karşısında sürekli provokasyon uyarısı yaparak halkı sakin olmaya davet eden siyasetçilerin ve STK temsilcilerinin bu tutumlarını taktir ettiğimizi ve bu tutumun devam etmesi gerektiğini vurgulamak istiyoruz.

İnsan hakları savunucuları olarak barış sürecinin sona erdirilmesine dönük ve Türkiye’de kaos yaratmayı amaçlayan bu tip saldırıların amacına ulaşamayacağını, saldırıya maruz kalanların yalnız olmadığını, saldırganların yargı önünde hesap vermesi noktasında adalet mücadelemizin devam edeceğini belirtmek isteriz.

 

İnsan Hakları Derneği

Helsinki Yurttaşlar Derneği

İnsan Hakları Araştırmaları Derneği

İnsan Hakları Gündemi Derneği

Türkiye İnsan Hakları Vakfı

 

Bir cevap yazın