Halepçe Katliamının 21. Yılı

16–17 Mart 1988’de Irak’ın Halep’çe kentinde kimyasal silahlar kullanılarak 5.000’nin üzerinde Kürt katledildi. Dönemin Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin ve diğer yöneticiler çocuk, kadın, sivil hiçbir ayırım gözetmeksizin toplu katliam emrini verdiler. Katliamdan sağ kurtulanların da çoğu sakat kaldı. Ne yazık ki bu insanlık trajedisine karşı ne uluslararası kurumlar ve ne de dünya kamuoyu yeterince tepki vermedi, Saddam Rejimine karşı herhangi bir yaptırım uygulanamadı.

Bu gün Saddam Rejimi iktidarda değil. Fakat başta Ortadoğu olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerinde savaşlar ve katliamlar devam ediyor. Bu durum, toplu katliamlar, savaşlar, işkenceler ve tecavüzler gibi insanlık suçlarının; bir ülkeye, bir iktidara ya da bir döneme özgü olmadığını gösteriyor. Ülkeler arasındaki silahlanma yarışı bütün hızıyla devam ediyor. Dünya kaynaklarının önemli bir bölümü silahlanma ve savaşlara ayrılıyor. Barış talepleri ve çabaları ne yazık ki etkili olmuyor. Farklı renklerin, dillerin ve kültürlerin bir arada ve barış içerisinde yaşamasına olanak sağlayacak adaletli bir toplum ve dünya düzeni özlemleri sürüyor.

Katliamların, işkencelerin ve diğer insanlık suçlarının sorumlularından hesap soracak etkin bir uluslar arası mekanizmaya ihtiyaç var. Bu bağlamda Uluslar arası Ceza Mahkemesi (UCM)’in kuruluşunu önemsiyor ve bu kuruluşun katliam ve soykırımlar gibi yapılmış insanlık dışı uygulamalara karşı daha etkin rol almasını istiyoruz.  Ayrıca Türkiye bu mahkemeyi tanımalı ve mahkemenin gereklerini yerine getirmelidir.

Halepçe gibi bir acıdan sonra Irak’ın kuzeyinde federe Kürt yönetimine kavuşan Kürtler’le diyaloğ daha sıkı bir şekilde geliştirilmeli. Federe Kürt yönetimi ulusal konferansa hazırlanıp Kürt sorununa dair barışçıl mesajlar vermeye çalışırken ülkemizin, güney sınırında sınır ötesi  operasyonların yapılması barış umutlarına gölge düşürmektedir. 

Biz İHD olarak, dün de savaşa, katliamlara, baskı ve zulme karşı idik, bundan sonra da karşı olmaya devam edeceğiz. Başka Halepçeler yaşanmasın diye, savaşlara ve işgallere son verilsin diye, azınlıklar ve farklı kimlikler üzerinde baskı ve zulüm uygulanmasın diye, eşitlik için, barış için, kardeşlik için mücadele ediyoruz, edeceğiz.

Halepçe’nin ve diğer katliamların, dünyadaki ve ülkemizdeki faili meçhul cinayetlerin, kayıpların, işkencelerin, savaş ve saldırı emri verenlerin yargılanmasını ve böylece adaletin ve hukukun üstünlüğünün yerine getirilmesini istiyoruz.  

Nihat Aksoy

İHD Bingöl Şubesi Başkanı

Bir cevap yazın