Mart ayı çeşitli toplu öldürmeler ve katliamlarla anılan bir ay olmaktan çıkıp bu katliamları yapanların cezalandırıldığı ve adalete ulaşıldığı bir ay olarak anılmalıdır. 16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesinde yedi öğrencinin katledilmesi, 16 Mart 1988’de Halepçe’de binlerce Kürt’ün soykırım amaçlı katledilmesi, 12 Mart 1995’te başlayıp 16 Mart 1995’e kadar geçen zamanda İstanbul Gazi mahallesinde Alevilere yönelik katliam, 90’lı yıllarda yaşanan Newroz’larda yapılan katliamlar hala hafızalarımızda canlı olarak yerini korumaktadır. Devrimcilerin ve halkların mücadelesinin katliamlarla bastırılması en ağır insan hakkı ihlallerindendir. Bu ihlallerin son bulması ve sorumlularından hesap sorulması ile ancak adalete ulaşılabilir. Ergenokon dava ve soruşturması vesilesi ile katliamların sorumlularının yargı önüne çıkarılması ve hesap sorulması kaçınılmaz bir zorunluluk olarak önümüzde durmaktadır.
Toplumsal muhalefetin bu süreci adalete ulaşma ve hakikatlerin ortaya çıkarılması olarak ele alması ve çalışmalarını bu temelde yürütmesi gerektiğini belirtmek isteriz.
Mart katliamlarında hayatını kaybedenleri anıyor ve zalimleri bir kez daha lanetliyoruz.
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ
