| Basın Açıklamasının Fotoğraflarına Buradan Ulaşabilirsiniz. |
Sayın yetkili…
2009 yılı içerisinde yaşanan yoğun tutuklama ve göz altılar, özellikle hak savunuculuğu yapan kurum ve kişilere yönelik baskılar, insan hakları savunucularına yönelik gözaltı ve tutuklamalar, toplumda insan hakları ilkelerinin yaşam bulması, demokrasi ve barışın gelişmesi yönündeki umutlarımızı azaltmakta, kaygılarımızı arttırmaktadır.
İnsan Hakları Derneği, insan hak ve özgürlükler konusunda çalışmalar yapan, hükümet dışı, hükümetler ve siyasi partilerden bağımsız olan gönüllü bir insan hakları kuruluşudur. İnsan Hakları Derneği’nin Türkiye’deki insan hakları ve Demokrasinin gelişmesinde hayati rolü söz konusudur.Ancak 2009 yılı içerisinde İHD ve yöneticilerinin, insan hakları alanındaki çalışmalarından dolayı maruz kaldıkları baskı, gözaltı ve tutuklamalar kaygı vericidir.
İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şube Başkanı Avukat Muharrem Erbey 24 Aralık 2009 tarihinde Diyarbakır’da sabah erken saatlerde gözaltına alındı ve 26 Aralık 2009 tarihinde gece yarısı Diyarbakır Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği tarafından tutuklandı. Muharrem Erbey’e yöneltilen suçlamalar arasında öne çıkan olaylar; Diyarbakır’da yapılan Anayasa Çalıştayı’na katılmak, İHD yetkilisi olarak Belçika, İsveç ve İngiltere parlamentolarında Kürt Sorunu ile ilgili olarak konuşmak, İtalya’da Kürt Sinema Günleri’ne katılmak ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Osman Baydemir’in hukuk danışmanlığını yapmak. Bunlar birer suçlama konusu olarak karşısına çıkarılmış ve yasadışı örgüt üyeliği ile suçlanmıştır.
Muharrem Erbey, gözaltına alındıktan sonra sırf onu daha fazla suçlamak için ve “belki delil bulurum” umudu ile hukuka aykırı bir şekilde İHD Diyarbakır Şubesi’nin soruşturmayla ilgisi olmadığı halde usule aykırı olarak aranması tam bir hukuk skandalıdır. İHD Diyarbakır Şubesi OHAL döneminde bile aranmamıştır. Muharrem Erbey’in suçlandığı konular bir insan hakları aktivistinin faaliyetlerinden ibarettir. Bu şekilde İnsan Hakları Savunucularının Korunmasına Dair Birleşmiş Milletler Bildirgesi açık bir şekilde ihlal edilmiştir.
İfade ve Örgütlenme Özgürlüğü hakkı Muharrem Erbey’in tutuklanmasıyla birlikte bir kez daha ihlal edilmiştir. Hukukun üstünlüğü ilkesi göz ardı edilmiş, aynı zamanda bir avukat olan Muharrem Erbey’in tutuksuz yargılanma hakkı ihlal edilmiştir.
İHD MYK üyesi Avukat Filiz Kalaycı’nın hala tutuklu olarak yargılanması, İHD Onur Kurulu üyesi Yüksel Mutlu’nun yaklaşık 6 ay tutuklu yargılanması ve birçok İHD yönetici ve üyesi hakkında soruşturma ve davalar bulunması, 2009 yılı açısından insan hakları savunucularının ne kadar baskı altında olduğunu göstermektedir. İnsan hakları savunucularının tüm çalışmaları, ifade ve örgütlenme özgürlüğü çerçevesinde olan çalışmalardır. BM Bildirgesi uyarınca korunmaları gerekirken haklarında soruşturmalar ve davalar açılması bu alandaki ihlallerin çok ciddi bir boyuta ulaştığını göstermektedir.
Bizler hak savunuculuğu alanında faaliyet yürüten, insan hakları evrensel ilkelerinin gerçekleşmesi, demokrasi ve barışın geliştirilmesi için faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarıyız. İnsan hakları savunucularının maruz kaldıkları bu uygulamalar, insan hakları savunuculuğu yapan, hak savunuculuğu yapan tüm kişi ve kuruluşlar için bir tehdit oluşturduğu gibi, barış ve demokrasinin gerçekleşmesi önünde de büyük bir engel oluşturmuştur.
Tüm bu kaygılarımız göz önüne alınarak, demokrasi, barış ve insan hakları önünde engel oluşturan bu uygulamalara bir son verilmesi, Av. Muharrem Erbey ve diğer tüm insan hakları savunucularının serbest bırakılması için sorumluluklarınızı yerine getirmenizi diliyoruz.
İHD Diyarbakır Şubesi
MAZLUMDER Diyarbakır Şubesi
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV)
Mavi Terazi Hukukçular Girişimi
