MURAT TEKDAL’IN ÖLÜMÜNÜ ARAŞTIRMA RAPORU
1- OLAY:
12 Eylül 2008 Cuma günü akşam saat 20.00 civarında Diyarbakır ili Lice ilçesine bağlı Ecemiş (Mala Miho Bro) köyünde ikamet eden 1978 Lice doğumlu Murat TEKDAL’ın Şenlik köyü kırsalında güvenlik güçleri tarafından örgüt üyesi olduğundan bahisle öldürülmesi olayı.
2- HEYETİNİN OLUŞUMU:
Maktul Murat TEKDAL’ın şüpheli ölümünden sonra ailesinin İnsan Hakları Derneğine başvurması üzerine olayı araştırmak amacıyla oluşturulan insan hakları heyetinde yer alanlar;
1. Gülten KIŞANAK – DTP Diyarbakır Milletvekili
2. Şeyhmus BAYHAN- Lice Belediye Başkanı
3. Av. Muharrem ERBEY- İHD Şube Başkanı
4. Nejdet ATALAY- DTP İl Başkanı
5. Av. Serhat EREN- Baro Genel Sekreteri
6. Dr. Kemal KARADAŞ- Tabip Odası YKÜ
7. Menaf KAPLAN- Göç-Der YKÜ
8. Emin TEKDAL- Maktulün amcası
3- YAPILAN GÖRÜŞMELER:
1- Emin TELDAL (amcası):
Lice ilçesi Ecenmiş ( mala mıhébro ) köyünde ikamet eden yeğenim Murat Tekdal 10.09.2008 Çarşamba günü köyden gelerek yanımızda iki gün misafir kaldı 12 Eylül 2008 Cuma günü köy minibüsü ile tekrar köye geri döndü. Köy minibüsünün şoförü de olaya şahittir. 12 Eylül 2008 günü yeğenim köyüne döndükten sonra kendi evinden şenlik köyüne (aşağı ecenmiş) gitmek isterken operasyon bölgesinin olduğu yerde yeğenim öldürülmüş. Köylüler akşam saat 5–7 arası birkaç el silah sesi duymuşlar. Bütün köylüler yeğenimin o gün köyde olduğunu görmüşler. Yeğenim köylülere “ben diğer köye kadar gidip geleceğim, yarında işe gideceğim” demiş. Ondan sonra da yeğenimin öldürüldüğü haberini öğrendik. Genelkurmay başkanlığından da Lice’de örgüt üyesi ölü olarak ele geçirildi şeklinde bir açıklama yapıldı. Ama benim yeğenim örgüt üyesi olmayıp sivil bir vatandaştır.
Cumartesi öğlen saat 13.30 -14.00 gibi köy muhtarını arayarak bir vatandaş ölü olarak bulundu şeklinde beyanda bulundu. Köy muhtarı bize haber verdikten sonra 20–30 kişi Diyarbakır’dan Lice’ye gittik. Cenaze muhtara teslim edilmişti. Ben yeğenimin cenazesini gördüm. Üstünde siyah kumaş pantolon. Siyah gömlek vardı. Siyah külah, siyah mont vardı. Elinde av tüfeği vardı. İçinde de patlamamış mermi vardı. Kurşun sol koltuk altının aşağısından girip sağ taraftan çıkmıştı. Tüm bağırsakları dışarıdaydı. Her iki elin parmakları simsiyah olmuştu.
Şu an Lice köyünde olayın olduğu bölge iki gündür askerler tarafında yakılıyor. Bu durumunda delilleri karartmak için yapıldığını düşünüyoruz. Benim yeğenim 30 yaşında idi. Köyde ikamet ederdi. Ara sıra buraya çalışmaya gelirdi. Ama olay günü onun köye döndüğünü ve köyde olduğunu bilen bir çok tanığımız vardır. Ben bu konuda hukuksal mücadelenin yapılması için her şeyi yapmaya hazırım ve bu konuda İHD den hukuksal yardım bekliyorum.
2- Muhtar Eşref ANDAN (Ecemiş Köyü muhtarı):
13 Eylül cumartesi günü saat 13.00 civarında beni askerler telefonla arayıp MuratTEKDAL’ı tanır mısın, nerdedir diye sordu? Ben de köydedir dedim. Tamam deyip telefonu kapadı. Daha sonra Savcılık beni çağırdı. Gittim. Murat TEKDAL’ın cenazesini bana verdiler. Üstünde siyah kumaş pantolon ve siyah gömlek vardı. Siyah külah, siyah mont giymişti. Elinde av tüfeği vardı. Murat kendi halinde biriydi. Masumdu. Evde tak başına kalıyordu. Sürekli köydeydi. Örgütle ilişkisi olduğunu sanmıyorum. Savcı bana Cuma gecesi saat 11.30’da öldüğü söyledi. Cesedi şenlik köyü civarında bulmuşlar. Oysa Ecemiş köylüleri Cuma günü gündüz saat 4-5 civarında birkaç el silah sesini duyduklarını söylediler. Ortada bir yanlışlık var. Murat köyden biraz uzaklaşmıştı. Daha önce askerler bize kırsal alana çıkmayın diye uyarmıştı.
3- Mehmet DOĞAN( Akrabası):
Ağabeyimin oğlu olan Murat TEKDAL’ı en son öldürüldüğü gün gördüm. Tek başına yaşıyor. Şimdiye kadar hiç gözaltına alınmadı. Bahçesi var. Sürekli gidip ekip sular ve gelir. Ona ait av tüfeği var, onunla bazen yola uzaklara gittiğinde yanına alırdı. 12 Eylül 2008 Cuma günü saat 16.00 civarındaydı gördüm. Çağırdım. Bahçeye gideceğini orayı sulayacağını söyledi. Elinde kürek ve sulama için bidon ve sırtında da tüfeği ve küçük bir çantası vardı. Siyah kumaş pantolon, siyah kumaş mont içine de yeşil renkli bir gömlek giymişti. Ayağında bahçeye gittiğinde giydiği ince siyah lastik vardı. Akşam saat 19.00- 20.00 civarındaydı dört el tek tek atılan silah sesi duydum. Murat’ın gittiği yönden uzaktan geldi. Şenlik köyüne yakın ölü bulunmuş. Orada arkadaşları vardı. Sürekli onları görmeye giderdi. Gittiği yol patikaydı. Hepimizin giderken kullandığı yoldu. Bazen kestirme olsun diye tepelerden gittiğimiz de olurdu. Ama bu civarlarda ağaçlar sık olmayıp seyrek olduğundan uzaktan birisi rahatlıkla görülebilir. Murat masum, temiz ve kendi halinde birisiydi. Asla birini incitmez, evinin duvarlarını yapıyordu. Odun kesiyor satıyordu. Bölgemizde 7 Eylülden beridir operasyonlar yapılıyor. Sürekli top sesleri, silah sesleri duyuluyor.
4- Fahrettin AKKUŞ (Aynı Köyden Komşusu):
Komşumuzdur. Bekar, temiz, sessiz ve kimsesiz birisidir. Bahçesi vardır. Bazen de odun kesip satıyordu. Sürekli bahçede çalışırdı. Şimdiye kadar hiç gözaltına alınmadı. Siyasi olaylar ile hiçbir ilgisi yoktur. Cuma günü onu görmedim. Onun evinin üst tarafında yapılan evde 2 usta çalışıyordu. Şimdi gittiler, yoklar. Onlar onu görmüşler. Ona nereye gidiyorsun diye sormuşlar. Murat bahçeye gidip geleceğim demiş. Uzak bir yere gitse muhakkak söylerdi. Akşam saat 7–8 civarında dört beş el silah sesi duydum. Tek atışlı ve aralıklıydı. Çok sessizdi. Askerler ona dur demeden ateş etmişler. Ona dur deseler muhakkak dururdu. Fakirdi. Uyumluydu. 7 yıldır bu köyde yaşıyor. Hiçbir yere gitmedi. Sürekli buradadır.
Duyduğumuza göre binbaşı muhtarı aramış. Murat TEKDAL’ı tanır mısın nerdedir diye sormuş? Muhtar da tanırım köylümüzdür, nerde köydedir demiş. Sonra binbaşıyı çağırmışlar Lice hastanesinde morgda göstermişler. Tanımış. Cenazeyi alıp ailesine vermiş ailesi de Diyarbakır’a gömmüş.
5- Meryem TAŞ(Komşusu):
Komşumuzdur onu iyi tanırız. Akşama doğruydu. Elinde bidon, kürek vardı. Av tüfeği sırtındaydı. Siyah pantolon, siyah gömlek giymişti. Bahçesine doğru gittiğini gördüm. Her gün bahçesine gidip gelirdi.
6- Mustafa KEMAL ÇOLAK ( Lice cumhuriyet Savcısı):
Murat TEKDAL’ın öldürülmesi olayı ile ilgili olarak görüştüğümüz Lice cumhuriyet Savcısı Mustafa KEMAL ÇOLAK; olay ilgili olarak soruşturma başlattığını, cesedi olay yerine gidip gördüğünü, askeri yetkililerin kendisine çatışma esnasında öldürüldüğünü ve örgüt mensubu olduğunu söylediklerini ifade etti. Maktulün yakınlarının verdiği vekalet ile dosya sureti istendi. Cumhuriyet Savcısı Mustafa K.Çolak dosyada mevcut fotoğrafları göstererek belgelerin suretini verdi. Olayı araştıracağını ama kendisine askeri birimlerin gönderilen belgelerde gece saat 11.30 çıkan çatışma sonucunda öldürüldüğünün yazıldığı belgeler ibraz edildiğini, dosyanın 2008/945 hazırlık numarasına kayıtlı olduğunu ifade etti.
4- SORUŞTURMA DOSYASI
Lice Cumhuriyet Savcılığı 2008/945 Hz. nolu dosya
Maktul Murat TEKDAL’ın ölümü ile ilgili olarak Lice Cumhuriyet Savcılığında 2008/945 Hz. kayıtlı olan dosyada Ölü Otopsi tutanağı, belgeler, üstünde çıkan eşyalar, ölü halinde çekilen fotoğraflara bakıp inceledik. Otopsi tutanağında maktulün vücudundan çıkarılan 0.7 cm ebadındaki merminin araştırılmak üzere adli tıpa gönderildiği, yine batın sol kadrandaki ateşli silah yaralarının elbiseye isabet etmiş olduğundan kesin ateş mesafesinin tayini ve giriş yaralarının kesin tespiti için olay sırasında maktulün üzerinde bulunan delik içeren giysinin de İstanbul Adli Tıp kurumu fizik ihtisas dairesine ya da jandarma kriminal daireye gönderilerek incelenmesine karar verildiği yazılmıştır.
Dosyadaki yazışmalarda “13 Eylül 2008 tarihinde saat 23.30’da Bölücü Terör Örgütü ile yaşanan çatışmadan sonra diğer gün gündüz arazi taramasında bölücü terör örgüt mensubunun cesedinin bulunduğu …” denilmektedir.
Maktulün ölü ele geçirildiğine dair kırsal alanda çekilmiş ölü resimlerinde maktulün siyah kumaş pantolon, siyah mont içinde yeşil gömlek giydiğini, boynunda bir muska olduğunu, ayağında ise siyah ince lastik olduğunu, ayaklarının altında kırma tabir edilen çifte tüfek olduğunu gördük.
TESPİTLER
1- Ölen maktul Murat TEKDAL’ın akrabası, köylüsü, komşuları ve muhtarın aktarımları yaşam tarzı, kıyafetleri ve dosya incelendiğinde maktulün örgüt mensubu olduğuna dair hiçbir emare elde edilememiştir.
2- Maktul yaklaşık 7 yıldır 10 haneli bir köyde yaşamaktadır. Sürekli o civarda operasyon yapan askeri güvenlik güçlerinin onu tanıması ihtimalinin yüksek olduğu tespiti yapılmıştır.
3- Her gün bahçesine gidip gelen, evinin duvarlarını yapan, çalışan, her kes tarafından sevilen sıradan birisinin öldürülmesinin köyde büyük bir kaygıya ve endişeye yol açtığı, askerin rast gele insanları öldürebileceğine dair oluşan kaygının tespiti yapılmıştır.
4- Maktulün çatışmada ölmediği, tek atışla öldürüldüğü tespiti yapılmıştır.
5- Maktulün elinde bulunan eski kırma tüfekten hiç ateş edilmediği, her iki kurşunun da tüfekte dolu olarak durduğu tespiti yapılmıştır.
6- Köylerine geçici olarak dönenlerin can güvenliğinin olmadığı tespiti yapılmıştır.
7- Bu tür olaylar ile köylülerin kendi köylerini, arazilerini, bahçelerini terk etmeleri yönünde baskı oluşturulmaya çalışıldığı tespiti yapılmıştır.
TALEPLER
1- Son dönemlerde kırsal bölgelerde sık sık güvenlik güçlerinin operasyonlarda yerleşim alanlarını taradığını, ormanlık alanları ateşe verdiği, bombaladığı ve sivil insanların öldürüldüğüne dair iddialara ilişkin güvenlik güçlerinin bir açıklama yapmasını istemekteyiz.
2- Maktulün sivil bir insan olduğu, halde “yaşanan çatışma sonucunda öldürülen örgüt mensubu” ibaresi kullanılmıştır. Güvenlik güçlerinin olayı çarpıtmasından sivil bir insanın bilerek veya bilmeyerek öldürülmesini farklı bir boyuta çekmesinden şüphe duymaktayız. Olayın kapatılmamasını ve araştırılmasını talep etmekteyiz.
3- TBMM İnsan Hakları Komisyonunun olayı derhal incelemesini talep etmekteyiz.
4- Lice Cumhuriyet Savcılığının başlattığı soruşturma kapsamında bölgedeki operasyonlar yapılıp yapılmadığı, o civarda o akşam görevli olan tüm güvenlik güçlerinin tespiti ile ifadelerine başvurulmasını talep etmekteyiz.