Her ne kadar,
2015 yılı Newroz öncesinde Türkiye’nin birçok ilinde bulunan üniversitelerde öğrencilere yönelik birtakım ırkçı ve provakatif saldırılar yaşanıyor olmasına rağmen bu konuda adli ve idari yapı hala bir önlem almasa da,
Türkiye devleti Ermeni Soykırımının 100 yılında da bu soykırımla yüzleşmese de,
Türkiye halklarına dönük asimilasyoncu anlayışlardan vazgeçilmese de,
Başta Kürtler olmak üzere tüm halkların öz demokratik yönetimlerini oluşturma haklarına saldırılar yaşansa da,
Kadın cinayetleri ve katliamları bir yanda duruyor olsa da,
12 Eylül askeri cuntasının bir ürünü olan %10 seçim barajı ile bir seçime girilecek olsa da,
Taksim Meydanı gibi birçok alan ve meydan eylem ve etkinliklere hala yasak olsa da,
DAİŞ gibi çeteci paramiliter çetelerle halklar hizaya çekilmeye çalışılsa da,
Cumhurbaşkanı tarafından “KÜRT SORUNU YOKTUR” sözleri hala söylense de,
İç güvenlik yasaları ile polise vur emrine yasal güvence kazandırılmak istense de,
Cezaevlerinde kalan Hasta Mahpuslar tahliye edilmeyerek ölüme mahkûm edilse de,
Sayıları binleri bulan siyasi mahpuslar hala cezaevlerinde bulunsa da,
Geçmişte ve günümüzde yaşanan zorla kaybetmeler ve faili belli veya belirsiz cinayetlerin soruşturulması ve yargılamalarında yol alınmayıp cezasızlık bir yöntem haline getirilse de,
Çocuklar hala cezaevlerinde kalıyor ve işkence ile kötü muamelelere tabi tutuluyor olsa da,
Mevcut hükümet daha çok güvenlik daha az özgürlük için hala hapishane inşa ediyor olsa da,
Gazeteler, dergiler ve görsel medya organları hala patronların kontrolünde hükümete ve diğer güç odaklarına hizmet eksenli yayın yapıyorsa da,
Gazeteciler, hukukçular, sendikacılar, siyasetçiler, akademisyenler ve aydınlar hala yargılanıyor olsa da,
İşyerlerinde alınmayan güvenlik önlemleri ile iş cinayetleri artarak devam ediyorsa da,
İşçiler taşeron sistemi ile çağdaş köleler haline getirilmeye çalışılıyorsa da,
Doğamız her geçen gün HES’ler, köprüler, yollar, binalar, havaalanları ve madenlerle vahşi insan tarafından yok edilmeye çalışılıyorsa da,
NEWROZ PİROZBE…
YİNE DE,
21 Mart’ta Türkiye’nin Kobane sınırı olan Suruç’ta başlayan ve on binlerin katıldığı NEWROZ kutlamaları 2015 newrozunun barış, kardeşlik ve özgürlük havasında geçeceğini göstermesi,
2013 yılı Newroz’unda Sayın Abdullah ÖCALAN’ın yapmış olduğu açıklama ile başlayan Kürt Sorununda Demokratik Çözüm Süreci 2015 Newroz’unda da yeni bir dönemece girecek olması,
21 Mart 2015 tarihinde AMED Newroz’unda Sayın Abdullah Öcalan’ın Kürt Sorununda Demokratik Çözüm mesajının okunacak olması,
Türkiye halklarının bir araya gelerek YENİ YAŞAM için Türkiye’nin geleceğini birlikte kuracağı bir anlayış önermiş olmaları,
Alevilerin bir araya gelerek ve örgütlenerek yani yaşam ideallerini ortaya koymaları,
İşçilerin daha çok örgütlenerek hak arama taleplerini her alanda görünür kılmak istemeleri,
Tüm kışkırtmalara ve provokasyonlara rağmen silahların susmaya devam etmesi ile barışın hala talep ediliyor olması
Tarafların barış görüşmelerini sürdürüyor olması,
BİZLERİ UMUTLANDIRMIŞTIR…
Kürtler açısından zalim Dehaklara karşı mücadeleyi,
Aleviler açısından Hz Ali’nin doğumu ve “Kırklar Meclisi’nin toplanmasını,
Ortadoğu halkları bakımından baharın gelişini,
Simgeleyen
2015 NEWROZ’unun başta Türkiye halkları olmak üzere tüm dünya halklarına Özgürlük ve Barış getirmesini umut ediyoruz.
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ