Bu sabah haber kaynaklarına düşen, Diyarbakır’da Lice-Genç yolu üzerinde yol emniyeti görevi yapan bir zırhlı personel taşıyıcının geçişi esnasında meydana gelen patlama sonucunda 2’si uzman çavuş, 7’si er olmak üzere toplam 9 askerin yaşamını yitirdiği bilgisi bizlerde büyük üzüntü ve kaygıya yol açmıştır.
Ölen askerlerin ailelerinin acılarını paylaşıyoruz.
Yıllardır insan hakları savunucuları olarak ısrarla dile getirdiğimiz bir gerçekliği bir kez daha yineliyoruz: Şiddet ve silahlı yöntemler sorunların çözümüne çare olamaz.
Bu tür yöntemler, Türkiye’de her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz insan hakları, sosyal adalet, barış ve demokrasinin tesisi edilmesini güçleştiriyor.
Şiddetin, çatışmaların, operasyonların, ayrımcı politikaların terk edilerek, Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemler ile çözümüne olanak sağlayacak önlemleri almanın zamanı çoktan gelmiştir ve hatta geçmektedir.
Sıkılan her kurşun, patlayan her mayının Türkiye’yi bir iç savaş ve çatışma ortamına doğru sürüklemesinden büyük kaygı duyuyoruz.
Barış taleplerimiz savaş ve şiddetten medet umanların yüreklerinde ve vicdanlarında artık yankı bulsun, canlar yitirilmesin, analar ağlamasın diyoruz.
Saygılarımızla,
| İNSAN HAKLARI DERNEĞİ | TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VAKFI |
