Polis, ‘Yasalardan Aldığı Güçle’ İşkence Yapmaya-İnsan Öldürmeye Devam Ediyor!

TV ekranlarındaki görüntüler aynı bildik kareler olmaya devam ediyor. İstanbul Barosu avukatlarından Muammer Öz, usulsüz bir şekilde kendisinden kimlik soran polis memurlarının sokak ortasında işkencesine maruz kaldı.

Gaziantep’te bir evde zanlı olduğu iddia edilen iki şahıs, yakalandıkları evden çıkartılıp etkisiz hale getirilmelerine rağmen öldüresiye dövüldü ve ‘işkence’ bir kez daha sokak ortasına taşındı.

Son olarak Alanya’da bir araçtan çanta çaldıktan sonra kaçtığı ve polisin ‘Dur!’ ihtarına uymadığı iddia edilen 4 çocuk annesi 35 yaşındaki Narin Böyür, polisin açtığı ateş sonucu yaşamını yitirdi. Yaşam hakkı gibi son derece kutsal ve dokunulmaz olan bir hakkı ihlal eden polisler, tanıdık bir yöntemle çıkartıldıkları Mahkeme tarafından serbest bırakıldılar.

İHD olarak, Polis Vazife Salahiyetleri Kanununda yapılan son değişiklikler öncesi kaygılarımızı belirtmekte ne kadar haklı olduğumuz bir kez daha kanıtlanmış oldu. Yasal reformlar süreci içinde kaşıkla verilen haklar, adeta kepçeyle geri alınıyor.. Yaşam hakkı ve işkence yasağının bu kadar pervasızca ihlal edilmesinde mevcut yasaların olduğu kadar idari ve adli pratiklerin de rolü vardır. 12 yaşındaki çocuk bedenine sıkılan 13 kurşunla yaşam hakkı çalınan Uğur Kaymaz vakasında olduğu gibi, failler korunduğu ve hak ettikleri cezaya çarptırılmadıkları sürece benzer ihlallerin yaşanmasından kaygı duymaktayız.

İnsan hakları savunucuları olarak, Türkiye’nin gerçek bir demokratik hukuk devleti olabilmesi için mevcut anti demokratik yasaların bir an önce değişmesi ve adli ve idari pratiğin mantalite değiştirmesi gerektiğine inanmaktayız. Bunun için yeni seçilen TBMM’ne çağrıda bulunuyoruz: Anti demokratik yasalar, hak ihlallerinin besleyicisidir ve acilen değiştirilmesi ve bazı maddelerin de tamamen kaldırılması gerekmektedir.

Bahsettiğimiz ihlal vakalarını kınarken, konunun yakın takipçisi olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.

Reyhan YALÇINDAĞ
Genel Başkan

Bir cevap yazın