19.09.2014 – 01.10.2014
OLAYLAR
Şanlıurfa ili Suruç (Pîrsus)) ilçesi ile Suriye/Kobanê Kantonu sınırında yaşanan insan hak ihlalleri.
AMAÇ:
19.09.2014 tarihinde Suriye (Rojava) Kobanê bölgesinde yaşanan çatışmalar ve sınırda tutulmaya başlanan nöbet eylemlerini takip etmek, Türkiye’ye sığınan halkın sorunlarını tespit etmekle birlikte mevcut sıkıntıları gidermek, varsa ölüm, gözaltı ve yaralanmaları tespit etmek
ile görgü tanıkları ve resmi yetkililerle görüşmek, araştırma ve inceleme yaparak elde edilen bilgiler ışığında rapor hazırlamak, raporu ilgili kurum ve makamlara göndererek gerçeğin açığa çıkarılmasına katkıda bulunmak, kamuoyunun gerçek bilgiye ulaşmasını sağlamak amacıyla şubemizce bir heyet oluşturulmuştur.
HEYETİN OLUŞUMU:
İnsan Hakları Derneği Şanlıurfa Şubemize 18.09.2014 tarihinde telefonla yapılan bilgilendirme sonucunda, Şube başkanımız Atilla YAZAR, Şube sekreteri Nalan DURDU ile yönetim kurulu üyelerimiz Ferit Sultan, Bedriye Yiğit, Kadri Konak, Hacı Fırat, Abdullah Melik, Hasret Bulut Doğan ve Canan Satıcı’dan oluşan bir heyet oluşturulmuştur. Heyet öncelikle 18. 09. 2014 tarihinde Suruç sınırında kurulan çadırlarda inceleme yapmıştır.
HEYETİN GİRİŞİMLERİ:
19.09.2014 tarihinde heyet üyelerimiz saat: 09.00 da Şanlıurfa ilinden Suruç ilçesi Oğan köyünde kurulan çadırlarda inceleme ve araştırma yapmak üzere yola çıktı. Olay yerine varıldıktan sonra alanda bekleyen askeri yetkililer ve sınırı geçen halkla görüşme yapıldı. Gelen halkın Türkiye sınırından uzak bir yerde bekletildiğinin tespiti üzerine Şube Sekreterimiz Nalan Durdu askeri yetkilerle yaptığı görüşme sonrası Suriye den gelenlerin yanına giderek durumları hakkında bilgi aldı. Aç ve susuz bekletildikleri açıkça görüldüğü gibi sadece insanların geçişine izin verildiği, kayıtların tutulmadığı, ağır yaralıların ambulanslarla hastaneye götürüldükleri tespit edilmiştir. Aynı gün akşam saat 18.30 da sınırda bekleyen kitleye askerler tarafından gaz ve tazyikli suyla müdahale edilmiştir. Yaşanan bu olaylar heyet üyeleri tarafından da çıplak gözle görüldüğü gibi fotoğraflarla da belgelenmiş ve orada bulunan halkla yapılan görüşmelerde de tespit ettiklerimiz teyit edilmiştir.
18.09.2014 TARİHİ İTİBARİ İLE YAŞANAN OLAYLAR:
1-19.09.2014 tarihinde Oğan (Dikmetaş) köyünde toplanan kitleye asker ve polisler tarafından müdahale edildi. Yoğun gaz ve tazyikli su kullanımından kaynaklı birçok kişinin gazdan etkilendiği tespit edildi. Köyün dışına çekilen kitlenin yapılan görüşmeler sonucunda çadırlara geri dönülmesine izin verildi.
2- 20.09.2014 tarihinde
a) Boydî köyüne sabah 09.00 ulaşıldı. Suriye den Türkiye’ye yoğun bir göçün olduğu, geçişlerde herhangi bir sorunun yaşanmadığı, güvenlik kuvvetleriyle yapılan görüşmelerde olayın insanı boyutlarına baktıklarını bu nedenle herhangi bir kayıt yapılmadan geçişlerine izin verdiklerini aktardılar.
b) Etmanek köyüne sabah 11.00 de ulaşıldı. Suriye den Türkiye’ye yoğun bir göçün olduğu, geçişlerde herhangi bir sorunun yaşanmadığı tespit edilmiştir. Güvenlik kuvvetleriyle yapılan görüşmelerde olayın insanı boyutlarına baktıklarını bu nedenle herhangi bir kayıt yapılmadan geçişlerine izin verildiği, geçişlerinde gece saat: 22.30 a kadar devam ettiği gözlendi.
c) 20.09.2014 tarihinde toplam 8 noktada girişlerin yapıldığı, kayıt işlemlerinin yapılmadığı ancak herhangi bir sıkıntının yaşanmadığı gözlemlendi.
d) Bazı özel araç sahiplerinin Suriye den gelenleri ücret karşılığı ile Suruç’a götürüldüğünün tespiti üzerine AFAD yetkilileriyle yapılan görüşme sonucunda özel araçlar alan dışına çıkarılmış, AFAD araçlarının ücretsiz olarak taşıma işlemlerinin yapmaları sağlanmıştır.
3- 21.09.2014 tarihinde
a) Etmanek köyüne saat: 09:00 ulaşıldı. Geçişlerin durdurulduğu tespiti ile, Kobanê’den gelen halkın sınırdan yaklaşık 700 metre uzaklıkta bekletildiği, askeri koridorun 500 metre genişliğinde ve sınırdan uzak olduğu gözlemlendi. Geçişlerin neden durdurulduğuna ilişkin askeri yetkililerle yapılan görüşmede, geçişlerin kayıt altına almak zorunda olduklarını gelenlerin kabul etmemesi üzerine orada bekletildiklerini aktarmıştır.
Not: GOAL YARDIM ORGANİZASYONU “bekletilen mülteciler kampa gitmek istemiyorlar. Kayıt altına alınsalar sınır ihlalinden dolayı haklarında dava açılacak. Bu nedenle geçişler yapılmıyor.” Dedi.
b) Etmanek köyünde kurulan çadırlarda bulunan halka yaklaşık 8 kez asker ve polisin saldırısıoldu. Saldırıda çadırlar sökülerek kullanılamaz halle getirildi. Ayrıca 2 araç asker ve polisler tarafından yakıldı. Köylülere ait saman yığınları atılan gaz bombaları sonucu yakıldı. Köylülerin evine gaz bombaları atıldı. Göstericilere gerçek mermiler sıkıldığı, sıkılan mermi kovanlarının askerle tarafından toplatıldığı heyet üyelerimize aktarılmıştır. Yapılan incelemelerde 2 adet boş mermi kovanı bulundu. (atılan silahlara ait olduğu tahmin edilmektedir.) yine incelemelerimizin devamında çok çeşitli gaz bombalarının kullanıldığı görülmüş bu gaz bombalarına ait boş kapsüller dernek binasında kayıt altına alınıp fotoğraflanmıştır. Tomalardan sıkılan sularda yanıcı özelliği olan maddenin kullanıldığı, kullanılan bu yanıcı maddeden kaynaklı bir kişinin vücudunun 4/3 den fazlasının yandığı tespit edildi. Yine Suruç ilçesine gelen delegasyon ve parlamenterlere de aynı şekilde su ve gaz bombalarıyla saldırıldığı, saldırıda Alper Taş (ÖDP Eş genel başkanı), milletvekilleri İbrahim Binici, Aysel Tuğluk, Nursel Aydoğdu, İbrahim Ayhan, Faysal Sarıyıldız ve beraberindekilerin gazdan etkilendikleri gözlemlendi.
c) Saat 22.30 da (heyet üyelerimizde orada bulunuyorlardı) Etmanek köyünde bekleyen kitleye polis ve askerin tekrardan bir saldırısı olmuş, saldırı hedef gözetilerek gerçek silah, gaz bombası ve tazyikli suyla yapılmıştıR. Saldırı sonucunda birçok kişi gaz bombalarından etkilemiş, İMC tv. Canlı yayın akışını yapan gazeteci Turabi Kişin dizine isabet eden gaz bombası fişeğinden yaralanmış ve şube sekreterimiz Nalan Durdu tarafından ambulansla hastaneye kaldırılmıştır.
4-22.09.2014 tarihinde
a) Polis ve askerin Etmanek köyünde bulunan kitleye yaptığı saldırı sonucu Mehmet Atabey’in (Cizre) gazdan zehirlendiği, Süleyman Pütrü’ye ait aracın polisler tarafından atılan gaz fişeğiyle yandığı, güvenlik kuvvetlerinin sağlık görevlilerine, ambulans şoförlerine şiddet uygulayarak ambulansların içindeki yaralılara kimlik soruduğu, ambulans görevlilerinin görevlerini yapmalarına izin verilmediği, Şahin Şahin isimli vatandaşın kimlik resimlerinin alındığı tespit edilmiştir. Ayrıca Artuklu belediye eş başkanı Sevinç Bozan’ın atılan gaz bombalarından büyük derecede etkilendiği, yüzünde kızarıklık ve şişmelerin meydana geldiği, Ozan Malçok’un (şuanda tedavisi Ankara da yapılmaktadır.) polisin yakın mesafeden attığı gaz fişeğiyle kolundan (sol diz) yararlandığı ve koluna 12 dikiş atıldığı tespit edildi. Buna benzer birçok yaralanmaların olduğu ve kimlik bilgisi saklı tutulmak şartıyla heyetimize başvurular olmuştur. Bu saldırıda polis ve askerin gerçek mermi kullandığı gözlendi.
b) Birecik ilçesi Göktepe köyü sınır boyunda yapılan inceleme sonucunda araç ve hayvanların bekletildiği, alanda bekleyen ilçe tarım müdürlüğü çalışanlarıyla yapılan görüşmelerde il müdürlüğünden emir beklediklerini, AFAD aracılığıyla alınıp hayvan sahiplerine daha sonra ödemenin yapılacağını ifade edilmiş. Daha sonra ise İl müdürlüğüyle yaptığımız görüşmede hayvan geçişlerine dair iznin iptal edildiği aktarılmıştır. (7 bin 500 yüz koyun, 100 büyük baş ve 81 keçi, mayınla alanda bekletilmekteydi.) Burada bazı hayvan tacirlerinin beklediği de gözlemlendi. Ayrıca mayınlı alanda onlarca aracın bekletildiği, bazı araçların asker ve polis tarafından tahrip edildiği ve (özellikle bir yüzbaşı) tekerleklerinin silahlarla patlattığı orada bekleyen vatandaşlar tarafından beyan edilmiştir.
5- 23.09.2014 tarihinde;
a) DBP Suruç ilçe binası 22.09.2014 tarihinde itibaren çevik kuvvet polislerince abluka altına alınmıştır. 23.09.2014 tarihinde (12.30) Devşen köyüne gidip nöbet çadırı kurmak isteyen halk polis ve askerlerce engellenmesi ve köye giden tüm yolların güvenlik kuvvetlerince kapatılmasını protesto etmek için DBP Suruç ilçe binası önünde bekleye kitleye polisler tarafından müdahale edilmiş. Bu saldırı geç saatlere kadar devam etmiştir.
6- 24.09.2014 tarihinde
a) Kesk’in aldığı karar üzerine, KESK üyeleri Mürşitpınar sınır kapısı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirmiştir. Açıklama öncesi Şanlıurfa girişi ile Suruç ilçesinin giriş-çıkışlarında yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı, belirli noktalarda geçişlerin engellendiği tespit edildi.
b) Kobanî’ye geri dönüş yapan kadınların sınır kapısında (Mürşitpınar sınır kapısı) bekleyen askerler tarafından üst aramasına maruz kaldığı, kadın görevli olmadığı gerekçe gösterilerek üst aramaları yapılmıştır.
c) Saat: 16.00 da Yumartalık (Boydî) sınırında yaşanan mayın patlaması sonucunda 3 kişinin yaralandığı, bunlardan 2 kişinin Şanlıurfa devlet hastanesinde 1 kişinin de Suruç devlet hastanesinde tedavi altına alındığı tespit edildi.
7- 25.09.2014 tarihinde
a) İHD genel başkanımız Öztürk Türkdoğan’nın içinde yer aldığı İHOP birleşenleriyle birlikte Şanlıurfa valisi ziyaret edildi. 14.30 Suruç/Yumurtalık (Boydî) sınır kapısı ziyaret edildi. İnsani geçişlerin devam ettiği, araç ve hayvanların sınırın ötesinde bekletildiği ve bazı hayvanların telef olduğu tespit edildi. Saat 18:00 da Mürşitpınar sınır kapısına gidilmiş Genel Başkanımız Öztürk Türkdoğan’la birlikte kapıda bekleyen HDP eş başkanları ve bazı Milletvekilleri birlikte Kobanê Kantonuna geçerek görüşmeler yapmıştır.
b) İstanbul’dan STK, DKÖ ve siyasi parti temsilcileri sınırda nöbet tutan halka destek sunmak üzere Suruç ilçesine gelmek istedikleri sırada Suruç ilçe girişinde polis ve askerler tarafından geçişleri engellenmiş, uzun bir bekleyişinden sonra saat: 14.45 Suruç merkezine girişleri için izin verilmiştir. 17.30 da Bethe köyündeki nöbet yerine geçişleri sağlandı.
8- 26.09.2014 tarihinde saat 15.00 da Mürşitpınar sınır kapısı Kobanê’ye geçmek isteyen herkese açıldı. Yaklaşık 3 bin kişi hiçbir müdahaleye maruz kalmadan geçiş yaptıları gözlendi. Geçişlere izin verildiği halde saat: 16.26 da hem Kobanê tarafında hem de Türkiye tarafında bekleyen kitleye polis ve askerler tarafından gaz bombaları ile saldırı yapıldığı tespit edildi.
9- 28.09.2014 tarihinde Mürşitpınar sınır kapısında yapılan inceleme sonucunda Kobanê’den gelişlerin olmadığı gidişlerin olduğu tespit edildi.
10-29.09.2014 tarihinde
a) Etmanek köyünde toplanıp sınıra yürümek isteyen halk asker ve polisler tarafından engellendi. Engellemeden 10 dk. Sonra Etmanek köyünde iki patlama meydana geldi. (Top mermisinin düştüğü yönünde bilgiler aldık.) 12.20 de DBP eş başkanları ve milletvekilleri tarafından yapılan basın açıklamasından sonra asker ve polisler tarafından kitleye yönelik bir saldırı gerçekleşmiştir.
b) 13.25 de İHD heyetinin Mürşitpınar sınır kapısına gitmesine izin verilmedi.(Valilik tarafından geçişlerin yasaklanması gerekçe olarak gösterilmiştir)
11- 30.09.2014 tarihinde Mürşitpınar sınır kapısı askerlerce boşaltıldı. Saat: 19.00 ile sabah 09.00 kadar askerlerin sınırı terk ettiği tespit edilmiştir.
NOT: Heyet üyelerimizin gözlemleridir.
YAŞANAN OLAYLAR SONUCUNDA MEYDANA GELEN ÖLÜM- YARALANMA GÖZALTI VE DİĞER İHLALLER
1- 21.09.2014 Abdullah Hamdullah Kesen, Edibe Muhammed, Kobanê den şahsi araçlarıyla geldikleri sırada gaz bombalarından etkilenerek hastaneye kaldırıldılar. Abdullah Hamdullah Keser’in askerler tarafından silah dipçiğiyle darp edildiği, hayvanlarını ve araçlarını İŞİD e vereceklerine yönünde tehdit edildiklerini beyan etmişlerdir. (asker saldırısı Oğan köyünde olmuştur)
2- 21.09.2014 Abdurrahman Murat Gaz fişeğiyle kafasından ağır yaralandığı, adı öğrenilemeyen Aktaş soy isimli bir vatandaşında kolundan yaralandığı,
3- 21.09.2014 Adını öğrenemediğimiz bir kişinin gaz fişeğiyle yararlandığı ve askerler tarafından kirpi olarak tabir edilen araca konulduğu,
4- 21.09.2014 Turabi Kişin’in dizine isabet eden gaz bombası fişeğinden yaralandığı,
5- 21.09.2014 tarihinde polis ve askerin müdahalesi sonucu Alper Taş (ÖDP Eş genel başkanı), milletvekilleri İbrahim Binici, Aysel Tuğluk, Nursel Aydoğdu, İbrahim Ayhan, Faysal Sarıyıldız ve beraberindekilerin birçoğunun gazdan etkilendikleri;
6- 22.09.2014 Mehmet Atabey’in (Cizre) gazdan zehirlendiği,
7- 22.09.2014 Artuklu belediye eşbaşkanı Sevinç Bozan’ın atılan gaz fişeklerinden büyük derecede etkilendiği, yüzünde kızarıklık ve şişmelerin meydana geldiği,
8- 22.09.2014 Ozan Malçok’un (şuanda tedavisi Ankara da yapılmaktadır.) polisin yakın mesafeden attığı gaz fişeği nedeniyle kolundan (sol kol) yararlandığı. Koluna 12 dikiş atıldığı,
9- 22.09.2014 Hayrettin Kaçar asker ve polisin tekmeleri sonucu yaralandığı.
10-22.09.2014 İbrahim Ali ve Zeynep Ali’nin göğsünde mermi yarası, Reşit Bekovan’ın ayağından mermi yarası sonucu ( Kobanî de getirilenler.) Urfa 500 yataklı araştırma hastanesinde tedavi altına alındıkları,
11-22.09.2014 21:20: Suruç devlet hastanesinde; Mustafa Aykan’ın kafasına gaz fişeği isabet etmesi sonucu yaralandığı. (70 yaş civarında, evine gidince yolda polisin şiddetine maruz kalmış atılan gaz fişeği kafasına isabet etmiştir.)
12-22.09.2014 Fuat Kandemir’in ikiz bebekleri ve babası Ali Kandemir’in gaza maruz kalmaları üzerine Suruç Devlet hastanesine kaldırıldıkları. (nöbetçi doktor Eda Danyeli tüm ısrarlara rağmen aileye rapor vermiyor.)
13-22.09.2014 Davut Aba, Abdullah Mahmud Abdullah’ın ayağından yaralandığı. Suruç devlet hastanesinde tedavi altına alındığı. (Esad askerleri)
14-22.09.2014 Kobanî deki çatışmada toplam 7 kişinin yaralandığı ve (Mustafa Halil, Sait Ali) Suruç devlet hastanesine getirildiği.
15-23.09.2014 Kadir Ezer’in DBP Suruç ilçe binası önündeki saldırı sonucunda ilçe binasına atılan gazdan etkilenerek hastaneye kaldırıldığı,
16-23.09.2014 Ferhat Gür’ün Suruç merkezde gaz bombasına maruz kalması sonucunda zehirlenmesi sonucu hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındığı. (gaz bombasında bulunan kimyasal maddeden dolayı vücudunda yanık ve yaraların oluştuğu, durumunun ağır olduğu bilgisi var) 13.48
17-23.09.2014 tarihinde Mustafa Ağit’in (20 yaşında) Kobanê deki çatışmalarda yararlanıp Suruç devlet hastanesine getirildiği.13.56
18-23.09.2014 tarihinde Abdulhekim İbrahim’in Kobanê deki çatışmalarda yararlanıp Suruç devlet hastanesine getirildiği.14.45
19-23.09.2014 ismi öğrenilemeyen 18 yaşındaki bir kızın mayın patlaması sonucunda ayağından yaralandığı. Suruç devlet hastanesinde tedavi altına alındığı.
20-23.09.2014 Mustafa Ali’in şarapnel parçası nedeniyle göğsünde yaralı bir şekilde Suruç devlet hastanesinde tedavi altına alındığı. (Kobanê’den getirilmiş.
21-24.09.2914 tarihinde Kobanê tarafında mayın patlaması sonucu 2 kardeş ile 1 amca çocuğu 11-12 yaşlarında 3 kişinin yaralandığı. (Bager, Heme, Helim adlarındaki çocuklar)
22-25.09.2014 günü 24.09.2014 günü mayın patlaması sonucu yaralanan çocuklardan bir kişinin yaşamını yitirdiği.
23-26.09.2014 günü sınırda asker ve polisin yaptığı müdahale sonucunda 20 kişinin yaralandığı bir kişinin yaşamını yitirdiği. Aynı saldırıda birçok kişinin gözaltına alındığı.
24-29.09.2014 tarihinde polis ve asker saldırısından sonra Kobanê li bir vatandaşın (Cemile adında) atılan gaz fişeğiyle yaralandığı
25-01.10.2014 tarihinde Suruç ilçesi Dewşen köyünde 5 kişinin gözaltına alındığı,
NOT: Heyet üyelerimiz tarafından gözlenip tespit edilen ihlallerdir.
KURULAN KAMPLAR
AFAD tarafından;
1- Süleyman Şah Parkı kampı
2- YİBO kampının kurulduğu
Suruç Belediyesi tarafından da
1- Kobanê kampı
2- Rojava kampı
Ayrıca belediye kültür merkezi (Amara), ilçede bulunan camiler, taziye evleri ve bulgur fabrikası içinde kurulan çadırlarda mevcuttur.
01.10.2014 tarihli AFAD bilgilerine göre;
Toplam 163.208 kişinin giriş yaptığı (dönüşler düşürülmemiş)
Süleyman Şah Kampı: 1200 civarında
YİBO kampında: 3610 kişi
Rojava kampı: 267 civarında
Kobanê kampı: 2200 kişi
Bulgur fabrikası:1400 civarında
Sorunlar: Özellikle YİBO kampında temizlik malzemeleri ile yemek sorununun yaşandığı tespit edilmiştir. Acilen temizlik malzemesine ihtiyaç duyulduğu yetkililer tarafından heyet üyelerine aktarıldı.
Diğer kamplarda da battaniye, halı, yorgan, döşek ve muşambaya ihtiyaç duyulduğu aktarıldı.
YAPILAN GÖRÜŞMELER
İsmail Hosu Çel (Kobanê) mayınlı( kör ali- selim alanı) alanda bekliyordu.
100 koyun ve 5 ineğim burada ancak küçükbaş hayvanlarımın akıbetini bilmiyorum. Arasıra İŞİD’in tren rayı altına inip hayvanlarını aldıklarını beyan etti.
Sınırda ve hastanede birçok görüşme yapıldığı halde görüşmeler olayların aciliyeti nedeniyle tutanak altına alınamamıştır.
RESMİ GÖRÜŞMELER
25.09.2014 İHD genel başkanımız Öztürk Türkdoğan ve beraberindeki heyetle birlikte Şanlıurfa valisi ziyaret edilmiştir.
Not: Heyet üyelerimizin sürekli sınır hattında ve olayların yaşandığı alanda olması nedeniyle sınırda bekleyen resmi yetkililerle ( asker-polis- Afad yetkilileri, siyasi parti yöneticileri, sendika, dernek başkanları vs.) görüşmeler sık sık gerçekleştirilmiştir.
HEYETİMİZİN YAPTIĞI GÖZLEM VE TESPİTLER
1- Asker ve polislerin kitleye karşı orantısız güç kullanarak saldırı yaptığı,
2- Kobanê’ye giriş- çıkışlarda halka sıkıntı çıkarıldığı, (kapıda saatlerce aç-susuz güneşin altında bekletme, sivil polis ve askerin hakaretlerine maruz kalma vs.)
3- Sınır kapısında kadınların erkek görevliler tarafından üst aramasına maruz kaldığı,
4- Kobanê’ye dönüşlerde kimliksiz olanların geçişlerine izin verilmediği,
5- Polis ve askerin hedef gözeterek saldırı gerçekleştirdiği,
6- Araç ve hayvanların mayınlı alanda bekletildiği
7- İlçeye ve sınıra gelen kişilerin araçları Suruç ilçesinde saatlerce bekletildiği gibi birçoğunun geçişine izin verilmediği,
8- Kobanê den gelen akrabalarını Türkiye tarafında bekleyen kitlenin sınır kapısında beklemelerine izin verilmediği,
9- Özellikle AFAD tarafından oluşturulan kamplarda ciddi sıkıntıların yaşandığı, temizlik malzemesi başta olmak üzere birçok eksikliğin olduğu,
10-AFAD kampında kalan halka yeteri kadar yemek dağıtılmadığı;
AYDINLATILMASI GEREKEN NOKTALAR
1- Askerlerin Mürşitpınar sınır kapısını terk etmesinin nedeni ne?
2- İŞİD elemanları sınırı ihlal ettiği halde güvenlik güçlerinin müdahale etmemesinin amacı ne?
3- Sınırda nöbet tutan halka yönelik sık sık yapılan saldırılar ve sınırın boşaltılmasında ki amaç ne?
4- Araç ve hayvanlar neden mayınlı alanda bekletilmektedir?
5- Savaş ortamında kaçan insanlara kimlik sorulması ve kimlikleri olmayanların geçişlerine neden izin verilmemektedir?
6- Suruç ilçesi başta olmak üzere alınan aşırı güvenlik önlemleri ile halkın ilçeye girişleri neden yasaklanmaktadır?
KANAAT VE SONUÇ
Söz konusu olaylarla ilgili İnsan Hakları Derneğinin araştırma ve inceleme heyeti kendi gözlemleri ve halkın beyanları neticesinde; olaylarla ilgili çok etkin ve kapsamlı bir soruşturma yürütülmesi gerektiği kanaatindedir.
Yapılan tespit ve gözlemlerimizin sonucu resmi yetkililerinin gerekli hassasiyeti göstermedikleri ve halka yönelik aşırı güç kullanımı heyet üyelerinde ciddi soru işaretlerinin oluşmasına neden olmuştur.
Heyetimiz Devletin Rojava Kürdistan’ında yaşanan İŞİD saldırılarına karşı duyarsızlığı nedeniyle, Türkiye de başlatılan barış müzakerelerini ve süreci sabote edecek Tampon bölge girişimleri ile halka yönelik sert müdahalesini açık bir provokasyon olarak görülmekle birlikte hükümetin- devletin soruna ciddiyetsiz yaklaşım gösterdi kanaatine varılmıştır.
Her koşulda kutsal ve dokunulmaz olan yaşam hakkı başta olmak üzere diğer hak kategorilerinde yaşanan ihlaller ciddi bir insanlık suçudur. Nedeni ve amacı ne olursa olsun hiç kimsenin yaşam hakkını sonlandırabilecek bir girişimde bulunulmamalıdır. Yaşam hakkına gösterilmesi gereken saygı kadar diğer haklara saygı gösterilmesi, herkesin demokratik talepleriyle birlikte düşünce ve ifade özgürlüğü hakkını da kullanabilme hakkı tanınmalıdır. Sınırda bulunan halka yönelik aşırı güç kullanımına bir an önce son verilmesi, sığınma talebinde bulunan herkesin tüm ihtiyaçlarını karşılama ve yaşana bilinir bir ortamın olanakları yaratılmalıdır.
Biz insan hakları savunucuları olarak ilk günden beri takip ettiğimiz gelişmeleri bundan sonrada takip edeceğimizi, tespit ve gözlemlerimizi kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğimizi ifade ediyor. İlgili tüm kurumları da göreve davet ediyoruz.
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ ŞANLIURFA ŞUBESİ
Adres: Sultan Fatih mah. Çarşı cad. 115 sok. Taplamacı Apartmanı
Kat:1 No:2 Şanlıurfa
Tlf: 0 414 314 45 54
ihdurfa@mynet.com