Şırnak ili Merkez ilçesi Gabar bölgesinde bulunan Bîrove (Görmeç), Qernê (Günedoğmuş), Êrê(Kapanlı), Basret (İncirli), Miştokê (Samanlı), Zivingok (Köprüce), Memîroka (Cevizli), Berbeq (İyice), Birkê(Çiftekavak) ve Gelî(Kürekli) köy ve mezralarına giden yol güzergahlarında askeri noktanın kurulmaya başlanması üzerine derneğimize başvuru yapılmıştır. Yapılan başvuru neticesinde dernek yöneticilerimiz köylü birkaç kişiyle birlikte köylere giden yolda kurulmaya çalışılan askeri noktaya gidip konuyla ilgili gözlemlerde bulundu. Sonrasında bu köylerden birkaç kişiyle konuya dair görüşler alındı. Heyet gözlem yaptığı zaman fotoğraflama yapmıştır. Geri dönüş yolunun çıkışında askerler tarafından heyetin yolu kesilmiştir. Böylelikle heyetimiz engellemelerin hedefine girmeyi de başarmıştır.
İHD Şırnak Şubesi tarafından oluşturulan heyet aşağıdaki gibidir:
İHD Şırnak Şube Başkanı Av. Emirhan UYSAL,
İHD Şırnak Şube Yönetim Kurulu Üyesi Mucip ERDEM
HEYET GİRİŞİMLERİ
1 – Heyet 14 Nisan 2015 tarihinde Gabar Dağının adı geçen köylerine gidebilecek en yakın yere kadar gitmiş ve burada çeşitli temaslarda bulunmuştur.
2- Sayılan köylerde yaşamış kişilerle görüşme sağlanmıştır.
HEYET ÜYELERİNİN KÖYLERİN YOLUYLA İLGİLİ GÖZLEMLERİ
1- 14 Nisan 2015 tarihinde söz edilen köy yoluna anayoldan 10 Km kadar içeri girilmiştir. Beton yolun bitimine kadar gidilmiş, sonrasında güzergah şartları elverişli olmadığından dolayı devam edilememiştir. Ancak gidilen en son yerde askeri noktanın kurulu olduğu gözlenmiş, iki yıldır herhangi bir şekilde kontrol yapılmayan yerde yol kontrol noktası oluşturulmuş, buna dair fotoğraflamalar yapılmış, sonrasında oradan geri dönülmüştür.
2- 14 Nisan 2015 tarihinde yol güzergahı üzerinde bulunan köylerde yaşayan köylülerin tanıklığına başvurulmuş, köylülerin tanıklıkları rapora dahil edilmiştir.
3- Köylerden dönüşte bir kısım rütbeli tarafından yolumuz kesildi. Aracımızın plakası alındı. Araçta bulunan kişilerin kimlikleri alınıp bunlarla ilgili sorgulama yapıldı. Herhangi bir sonuç çıkmayınca kimliklerimiz teslim edildikten sonra serbest bırakıldık.
4- Yapmış olduğumuz tespitlerden biri de, 26 Mart 1994 tarihinde Bêsuke (Kuşkonar), Giver ve Gurdela köyleri Türk Savaş Uçakları tarafından bombalanmıştı. Bombalama sonucu 40’ın üzerinde insanın katledildiği köyler de aynı güzergah üzerinde bulunmaktadır. Yapılan kıyımın failleri halen yargı önüne çıkartılmış değil. Burada insanlar askeri üniformayı gördükleri zaman öldürülme korkusu yaşamaktadırlar. Yoğun köy yakma olayları asker ve korucular tarafından yapılmıştı ve yaşanan travmanın etkileri halen sürdüğünden, insanlar askeri üniformayı gördükleri zaman bile ölüm korkusu yaşıyorlar. Dolayısıyla çok istedikleri köylerine dönüşü bir türlü sağlayamıyorlar.
İSMİNİ VERMEK İSTEMEYEN BİR KÖYLÜ İLE YAPILAN GÖRÜŞME
90’lı yıllarda boşaltmak zorunda bırakıldığımız köylerimize yeniden dönüş yapmak istiyoruz. Bizler köylerimizde doğayla iç içe yaşamaktaydık. Köylerimizde yaşam koşullarımız yüksekti. Köylerimiz boşaltıldığı zaman gözlerimizin önünde evlerimiz ateşe verildi ve bunu yapanlar da asker ve koruculardı. Şimdi köy yolu üzerinde askeri nokta kurulmuş, gittiğimiz zaman asker tarafından alıkonulup bekletiliyoruz. Beklemek bir şey değil ama, her defasında ölüm korkusu yaşamak zorunda kalıyoruz. Çünkü her yerden ve her şeyden uzak olduğumuz için öldürülme korkusu yaşamaktayız. Karakolları var, iki yıldır gidip geldiğimizde sorun yaşamıyorduk. Ancak şimdi köyümüze gittiğimizde yanımızda erzak götürmeye korkuyoruz. Her defasında bunu yaşamak istemiyoruz.
İSMİNİ VERMEK İSTEMEYEN BİR KÖYLÜ İLE YAPILAN GÖRÜŞME
Yaklaşık iki yıldır özgürce köylerimize gidip geliyorduk. Bu nokta kurulduğundan beri serbestçe köye gitmeye korkuyoruz. Çünkü öldürülme tehlikesiyle oradan geçip köylerimize gidiyoruz. Bunu yaşamak istemiyoruz. Askeri kontrol noktası biz köylüleri engellemekten başka bir işe yaramamakta, yalnızca korku yaşamamıza sebep olmaktadır.
İSMİNİ VERMEK İSTEMEYEN BİR KÖYLÜ İLE YAPILAN GÖRÜŞME
Köylerimiz boşaltılmadan evvel, gerek doğal güzellikleri olsun, gerek tarımsal faaliyetleri olsun oldukça zengin köylerimiz vardı. 3 gün 3 gece köylerimizin etrafı Türk savaş uçakları tarafından bombalandı. En sonunda köylerimizi boşaltmak zorunda kaldık. Evlerimizden eşyalarımızı çıkarttığımız zaman buna izin verilmemiş, askerler ve korucular tarafından evlerimiz içerideki eşyalarımızla birlikte ateşe verilmişti. Buna karşı en küçük bir karşı koyma girişiminde bile bulunamamıştık. Bizler köylerimize geri dönüş sağlamak istiyoruz. Devlet tarafından buna dair izin de çıktı. Ancak bizi koruması gerekirken, bizi engellediklerini düşünüyoruz. Çünkü köylerimizi askerler ve korucular ateşe verdi ve bizleri canımızı bile zor kurtaracak şekilde göçe zorladılar. Şimdi askeri nokta kurulmuş olmasından rahatsızlık duymaktayız. Çünkü askeri kıyafet bile o günleri hatırlamamıza yetmektedir. Kontrol noktası kurmalarını, o noktada yol kontrolü yaparak köylere girişlerimizi engellemelerini istemiyoruz.
HEYETİN YAPTIĞI TESPİTLER
Yaptığımız araştırma ve incelemede, 1994 yılında yapılmış olan bombalama ve köy boşaltma uygulamalarından dolayı travma etkisinden kurtulamamış olan halkın askeri kontrol noktası kurması-kurmaya çalışması, 3. yılına girdiğimiz çözüm sürecini de tehlikeye düşürmektedir. Köylere geri dönüşlerinin teşvik edilmesi gerekirken, insanların köylerine dönüş sağlamaları engellenmeye çalışılıyor. 90’lı yıllarda çizilmiş olan kötü imaj, böylelikle daha da kötü olmakta ısrar etmekten başka bir işe yaramıyor. Gözlemcisi olduğumuz Çözüm Süreci, halkın köylerine geri dönüşler yapmasını sağlaması gerekiyor. Oysa böylesi kontrol noktaları halk arasında ciddi tepkiler yaratmaktadır. Sürecin selameti açısından hassasiyetlerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Böylesi çalışmaların sürmesi durumunda, söz konusu yol güzergâhındaki köylerin sahibi insanların demokratik tepkilerini göstermelerinin yolu açılacaktır. Kanaatimizce bu şekilde süreç tehlikeye atılmaktadır. Buna izin verilmemesi gerekmekte, çözüm sürecinin sabote edilmesine herhangi bir şekilde izin verilmemesi gerekmektedir.
İHD ŞIRNAK ŞUBESİ