Dünyada var olan sorunların çoğunun şiddet yöntemi ile çözülmesinin alışkanlık haline geldiği 2008 yılının son günlerinde Filistin’de sivillere yönelik yaşanan saldırı akıl tutulmasından başka bir şey değildir. Dünya liderleri tarafından toplantı salonlarında kamera karşısında söylenen demokrasi, diyalog, hoşgörü, dünya barışı gibi kavramlar bu saldırı ile anlamını yitirmiştir. İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırı da 300’ü aşan Filistinlinin yaşamını yitirmesi, 800 insanında yaralanması karşısında her kesin sus pus olduğunu görmek bu kavramların anlamsızlığını ortaya koymaktadır. Masum sivillere yönelik bu saldırı vahşetten başka bir şey değildir. Şiddetin sürekli tırmandırılması ancak silahı üreten insanların işine yarayacaktır. Ortadoğu’daki sorunların çözümünde kullanılması gereken dil farklılıkların kabulü, diyalog ve hoşgörü, hakların insani taleplerinin karşılanması olmalıdır. Ortadoğu’daki sorunların çözülmemesi kangrenleşmesine kin ve nefret tohumlarının artmasına neden olmaktadır. Bu çözümsüzlük politikası sadece Ortadoğu’da değil Türkiye’de de uygulanması şaşırtıcıdır. Ortadoğu’da Filistin sorunu Türkiye’de ise Kürt sorunu demokratik adımlarla ve yöntemlerle çözülmedikçe halklar arasındaki gerilim sürecek şiddetten beslenenler gittikçe artacaktır.
İsrail Filistin halkının insani talepleri karşısında savaşı tırmandırma politikasını bir yana bırakarak kendi topraklarında barış ve huzur içinde yaşamak istemeyen Filistin halkını düşman halk olarak görmekten vazgeçmelidir. Saldırının ABD ve B.M. tarafından kınanmayıp, eleştirilmememsi, ABD Devlet başkanı Bush tarafından Filistinlilerin suçlanması doğrusu gerilimi arttıran bir tavırdır.
İsrail’in saldırıda kadın, çocuk ve gençlerin acımasızca katledildiği yaşam hakkının yoğun bir şekilde ihlal edildiği uluslararası toplumunda bu durum karşısında sessiz kalması ile tam bir vahşet yaşandığı, işgal altındaki Filistin topraklarında insanlık dramının hat safhaya vardığı dünyadaki diğer ülkelerin bu saldırı karşısındaki sessizliğinin de İsrail ve ABD’yi cesaretlendirdiği görülmektedir. Büyük bir açık hapishane haline getirilen tüm giriş ve çıkış yolları kapatılan tüm dünyada tecrit edilen ve ölüme terk edilen Gazze’deki mazlum Filistin halkı ile dayanışma içerisinde olduğumuzun bilinmesini istiyoruz.
Arap İsrail çatışmalarının bir an evvel son bulaması amacıyla girişimlerde bulunmasını talep ediyor, Ortadoğu2da derin hesaplar yaparak masum insanların ölümlerine neden olan ve bu saldırıyı yapan İsrail’i kınıyor, Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmek isteyenlere “ARTIK YETER” diyoruz. Saldırıda yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet yaralı olan Filistinlilere de acil şifalar diliyoruz.
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ MAZLUMDER
DİYARBAKIR ŞUBESİ DİYARBAKIR ŞUBESİ