SURİYE‘DE İŞLENEN İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARA SON VERİLMELİDİR

Son dönemde Suriye’de yapılan gösterilerde dile getirilen özgürlük taleplerine karşılık, Suriye yönetiminin sivil halka silah kullanarak karşılık vermesi sonucu dört yüzün üstünde kişi öldürülmüştür. Ölümle sonuçlanan olaylar devam etmektedir. Yanı sıra çok sayıda kişi yaralanmış, gözaltına alınan kişilere yaygın ve sistematik işkence ve kötü muamele uygulanmış, başta ifade özgürlüğü, toplantı ve gösteri özgürlüğü, haberleşme özgürlüğü, hareket özgürlüğü olmak üzere pek çok başlıkta ve bir bütün olarak temel hak ve özgürlüklerde ciddi insan hakları ihlalleri yaşanmaktadır. Tüm bu yaşananların insanlığa karşı suçlar başlığında ele alınması gerekmektedir.

Bu nedenle, insan hakları savunucuları olarak Suriye yönetimini kendi halkına uyguladığı öldürme, işkence ve diğer ağır ve ciddi insan hakkı ihlalleri nedeniyle kınıyoruz. Yanı sıra tüm insanlık alemine de bu ihlallerin önlenmesi ve sorumluların cezalandırılmasına yönelik tüm çabaların içinde dayanışma duygusu ile yer alacağımızı duyuruyoruz.

Halkların değişim ve özgürlük taleplerinin mevcut otoriter ve totaliter yönetimler tarafından güçle bastırılması yönteminden derhal vazgeçilmelidir. Suriye yönetiminin başta insan hakları savunucuları olmak üzere, demokrasi ve insan hakları için gösteri yapanlara yönelik bu sert tutumunu terk etmesini, göstericilerin insan haklarına dayalı taleplerini karşılamasını talep ediyoruz. Suriye yönetiminin göstericilere karşı şiddet uygulayanları görevden alması ve bunları acilen yargı önüne çıkarması gerekmektedir.

Suriye’de devam eden yaygın ve sistematik ağır ve ciddi insan hakkı ihlallerine uluslararası toplumun seyirci kalmaması gerekir. Ancak şunu belirtmek isteriz ki, Libya’da yaşanan yanlış burada yapılmamalıdır. Suriye’ye yönelik bir askeri müdahalede kesinlikle bulunulmamalıdır. Uluslararası toplum diyalog ve müzakere yoluyla Suriye yönetimini ikna etmeli ve Suriye’nin halkların özgür iradelerine dayalı olarak demokratikleştirilmesi yönünde adım atmasını sağlamalıdır.

Hatırlatmak isteriz ki, Suriye’de yaşanan yaygın ve sistematik olarak işlenen insanlığa karşı suçlar nedeni ile başta iktidardakiler olmak üzere halka karşı suç işleyen tüm gerçek kişiler Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanabilecektir.

Türkiye’deki siyasi iktidarın da komşusu olan Suriye’de devam eden otoriter rejimden desteğini çekmesini, olaylara seyirci kalmamasını, daha da önemlisi ülkemizde de son dönemde yoğunlaşan ciddi insan hakları ihlallerinin sonlandırılmasının gereğini ortaya koyan bölgemizdeki bu gelişmelerden gerekli dersler çıkarmasını bekliyoruz.
Temennimiz biran önce Suriye’de şiddet yerine barış ve güven ortamının oluşmasıdır.  Bu çağrımızın özellikle yoksulluktan ve korkudan kurtulma hakkını kullanan tüm bireylere ve halklara şiddet uygulayan tüm otoriter ve totaliter yönetimler için yaptığımızı da belirtmek isteriz.

 

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ                                                TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VAKFI

Bir cevap yazın