Raporumuza temel teşkil eden başvurular ağırlıklı olarak Marmara bölgesinde bulunan hapishanelerde tutuklu veya hükümlü bulunan mahpuslarca mektup, faks ve mahpus aileleri veya avukatları tarafından telefon, mail veya derneğe gelmek suretiyle yapılmıştır. Marmara bölgesi dışından derneğimize gelen ve takibi yapılan başvurular da söz konusu olup bu başvurular da ayrıca gösterilmiştir.
Raporumuz; Silivri 1-2-5-6-7 nolu Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü, Tekirdağ 1-2 Nolu F ve T Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu (CİK), Edirne F Tipi Yüksek Güvenlikli CİK, Kandıra 1 ve 2 nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı CİK, Maltepe 1 Nolu L Tipi CİK, , Elazığ 1 ve 2 Nolu Yüksek Güvenlikli CİK, Ağrı Patnos L Tipi, Aliağa İzmir T Tipi CİK, Akhisar Manisa T Tipi CİK, Eskişehir H Tipi CİK, Diyarbakır D Tipi CİK, İskenderun M Tipi CİK, Trabzon Beşikdüzü T Tipi CİK, Şakran Kadın Kapalı CİK, Şakran T2 CİK, Bolu F Tipi CİK, Kartal H Tipi CİK, Metris R Tipi, Düzce Çilimli T Tipi CİK, Balıkesir L Tipi CİK, İzmir 3 nolu T Tipi Kapalı CİK, Diyarbakır E Tipi, Ümraniye T Tipi, Menemen T Tipi, Kırıkkale F Tipi CİK, Antalya Döşemealtı L Tipi CİK, Bursa H Tipi, Gebze Kadın Kapalı CİK olmak üzere 32 farklı cezaevinden gelen başvurulara dayanılarak hazırlanmıştır. Başvuruların ve ihlallerin içeriği ve dağılımı değerlendirme yazısında yer alan tablo ve açıklamalarda gösterilmiştir.
Ekte sunduğumuz raporumuzun ayrıntılarında da görüleceği gibi; üç ay boyunca mahpuslara yönelik fiziki saldırılar, tehdit, darp ve işkence devam etmiştir. Bunun yanında ayakta sayım dayatması, ters kelepçe uygulaması, tekmil ve askeri nizam dayatması, çıplak aramaya zorlanma, sürgün sevk, bazı hapishanelerde mahpusların özel alanlarını da görecek biçimde kameraların konulması, sohbet ve spor hakkının kullandırılmaması, mektupların engellemesi, hücre ve disiplin cezaları, infaz yakma, gazete ve dergilerin verilmemesi, yemeklerin az verilmesi, aç bırakma, ajanlık dayatması, örgütten ayrıldığına dair dilekçe imzalatılmak istenmesi, hasta mahpusların ameliyatlarının yapılmaması, ilaçlarının verilmemesi, Kürtçe mektupların gönderilmemesi, ırkçı ve onur kırıcı söylem ve davranışların artması, radyoların toplatılması, sürgün sevk, revire çıkarmama, eşyaların “amaç dışı kullanım” olarak tanımlanıp disiplin cezasına konu yapılması ve bunlara el konulması, yine aşırı doluluk nedeniyle birçok hapishanede mahpusların yerlere yatak koyarak yerde yatmak zorunda bırakılmaları, havalandırma yasağı, süreli-süresiz gazete dergi gibi yayınların verilmemesi, mektup yasakları, koğuş ve genel aramalarda onur kırıcı uygulamalar, görüş saatlerinin kısaltılması, telefon görüşmesinin kesilmesi, temizlik maddelerinin verilmemesi, kantinde satılan malzemelerde çeşit azlığı ve pahalı olması, dışarıdan gönderilen çorap, iç çamaşırının alınmaması, diyet yemeklerinin verilmemesi, hasta mahpusların tahlil ve epikriz sonuçlarının verilmemesi, koli yasağı, avukat görüşlerinde görüntü ve ses kaydı alınması, mahpusların diş tedavisine götürülmemesi, iç postalaşmaya izin verilmemesi yanında mahpuslar arasında ayrımcı uygulamalar devam etmektedir. Siyasi ve adli mahpusların tabi oldukları infaz rejiminden kaynaklı ayrımcı uygulamalar, idari uygulamalarla keyfi olarak daha da derinleştirilmekte, politik mahpusların yasal haklarını kullanmaları dahi yer yer engellenmektedir. Aynı ayrımcı tutum ziyaretçilere “taciz” boyutuna varan aramaların yapılması ve benzeri uygulamalarla devam etmekte ve bu uygulamalar hapishanelerdeki tecridi derinleştirmekte mahpusların yaşamlarını çekilmez hale getirmektedir.
Rapor Ön Yazısı için:
Raporun tamamı için: